ŞİİR

Havva Ağral  







AHÇİK’İN ELLERİ


Eller ki
inat kardelen tohumu
boz toprak
kan terkip

çatık kaşlıların acı sargıları
örtüp ötelemişler
geçmişi
eller ki
hasatta iklim döndürür…

Ağrı’lı yankı bir ağaç
yaslanmış gencin mezarına
dertten kakma
kadın oymuşlar
Med’in ahşap tarihine

Kış yanığı ballad
yüzümüzden okunur mu
bombardımanın
ve ardındaki dumanın
hecesindeyiz.

Eller ki oyun bozan
civanlar çınlar
karın eteği
çığ terli felek ahı
Ahçik kollar uzar
sevi ağır zamanın
baharı söyleyen telindeyiz.

Kırlangıç ve güneş
avluları ılgın uzun doldurur
karartmalarda
bir ana bağrı daha
kara yasa boyandık
kaçamak sokakta
menzil
eşik


Hüsn-ü hal kabuğun
parçaları
vezin dalgalarda
Ahçik masumiyet
mavi özleminde
perde aralığı
budakta gözünü koymuş
dikene asılı daldı Ahçik
eller ki ab-ı ar göğ yaşı
ağıt kavruğu toprak
yaban bir meleğin kanadı
soğumayan Süphan
soğumayan İda
kara yaslarda
al yanığın kızıllığı
yaylım kıyım alanlarda
gür Ahçik’in
mecazlarıyız


gülde perdah kırığı
delikanlı
etnik yamaların
teyel attığı
arşın karşı ülkedeyiz
Ahçik bohçasında
hayal perçemi uzamış
esmer künyeli
aşkı haber eder
biz o işlemenin
Ahtamar
Zin damar
an Leyla
Kerem gibi yanmanın
Aslı’yız…
 

dizin    üst    geri    ileri  

 



 19 

 SÜJE  / Havva Ağral   /  yirmi altı ocak iki bin on beş     8