Her zamanki gibi başım cama yaslı. Aramızdaki tartışma
nedenlerinden biri de buydu değil mi? Yolculuklarda cam
kenarlarında kimin oturacağı. Oysa şimdi cam kenarında oturan
benim. Ne o? Yanımda değil misin yoksa? Olur mu canım. Saatlerdir
ben kime konuşuyorum. Sürekli gülen ve güldüren senin yüzün değilse
içimi ısıtan hangi görüntü, hangi ses?
Ötelerden, çok ötelerden belli belirsiz ışıklar seçiliyor. Kimi
ölgün kimi ben buradayım diye bağırırcasına gözümü alıyor.
Işıklar.. ışıklar.. her birinde şu an neler yaşanıyor? Her biri
ayrı birer dünya. Her biri yaşamın ayrı birer tanığı.. sana
söylemiştim anımsarsın, şimdi adı aklımda kalmayan sanırım Fransız
bir yazarın bir sözü vardı, ‘‘imge hızla geçen bir arabada
gözucuyla görülenlerin özelliği /ya da bıraktıkları’’ ya da buna
benzer bir söz. Bu kez hızla giden bir arabadan dışarıdan
görülenlerin yansımasını içime sindire sindire yaşıyorum seni. Bu
imge o yaşamın imgesi mi, senin mi? Belki ikinizin. İkinizi
birbirinizden ayırmak öyle zor ki..ve sen kimsin? Geldik can alıcı
soruya. Yıllardır o kadar içli dışlıyız ki seninle, yıllarca
öylesine birlikte olduk, yaşadık ki, belki sırf yüzden, tanımıyorum
seni. Seni kendimle özdeşleştirmekten belki de. Öylesine bensin ki,
dışımdaki varlığına ulaşamıyorum. Ben olduğun sürece seni
tanıyamıyorum. Kimi zaman bir sevda sözcüğüsün benim için; kimi
zaman güzelliğiyle beni büyüleyen bir kızın adına özgürlük dediğim
uçuşan saçlarısın, kimi zaman tükettikçe yaşadığım bir aşk. Kimi
zaman hırçınlığım, arada bir de olsa sevincim, özlemlerim belki,
belki beni zora koşan uçuk bir sözcük kimi de yaşamıma neden olacak
dizi dizi düşünceler yumağı.. Amaçlar.. kırgınlıklar..
yılgınlıklar.. içi içine sığmaz bağırışlar.. hücrelerimin
engellenemez başkaldırısı..
İçimde ve dışımda.. ve dışında kalamadığım dünyanın kendisisin. O
dünyada söylediğim ve söyleyemediğim sözcüklersin. Görüşümün
sorulmadığı bu dünyadaki görüşümsün. Dünyagörüşümsün.
Bundan sonra yalnızca sanadır tüm yazdıklarım. Yazmaktan da öte
oturtacağım seni karşıma sürekli sana anlatacağım, sürekli seni
dinleyeceğim.
Benden bağımsız kimliğini tanımaya gereksinimim var çünkü, kendime
ulaşabilmem için. Ve sonsuza dek seveceğim seni, kendi varoluşum
için.