bir mağma gibi derinlerden gelirim
kimi zaman gecenize
siz sahte taçlarla avuturken beni
ben çıkarım makamına
makamına o unutulmaz anıların
şüphesiz unutulmakla ben
en güzel giysilerimle bakarken geleceğe
gelecek ansızın bir sır tufanına kapılır
orda tan duru bir akıntıdır
geçmişten geleceğe
tüm ayrıntılarıyla sizden ve bizden ayrılan
gündüz ve geceden
şimdi tuhaftır adı son olan mevhum
bırakılır gölgeler
kendini yalnızlığını başkalarında bulan gölgelere
başlar ansızın karşı duruşlar
ve kan
tam da bu anda
orgazmsız bir kadının ellerinden kayıp gider
bir kadife yumuşaklığında
en gizli iktidarlarına hükümdarların
gider tek hamlede ehli sünnet
nerdesiniz ey zamana karşı
kendi sonuna yakın olup bitenleri seçen
kendi yolunu bile çizemeden
kendini kör akşamlarda bulan
ey şimdi kendini
kurtların çok sesli gardıroplarına bırakan
ve senfonilerin yolunuzu çizdiği
siz soğuk ve zamansız gölgeler
şimdi istediğiniz yerde buluşurum sizinle
yeter ki bir mağma gibi
derinden geleyim gecenize
