iki gece arasında kırılır kabuk
beklerken arafda mumyalı şafak
üşür buz sarayında sözcükler
geceye efendi , gündüze köle
donar nehrin duvarında ay
uymaz newton’a dünya
ay’ın altıyla üstüyse eğer
kalır sınıfta platon
olsa da krallar filozof
gümüş tepsilerde
sunulsa da yasalar
pusulası kırılan yolların çıkmazında
neye yarar altın anahtarlı kapılar
kayıp şehirlerin kilise korolarında
kutsansa da gün doğumu
duymaz zeus’un çığlıklarını avcı
emzirirken kibele
süt çürüğü korkuları
kucağında kaf dağı masallar
uyanırken nazenin uykulardan
her çiçek bir mevsim
iki gece arasında kırılır kabuk
her yıldız bir yolculuk
çözerler andromeda’nın ellerini
çıkar yelkenliler ada keşfine
