Bilmiyorum neden gelmişim dünyaya,
sormadım niçin öleceğimi.
Bir tatlı mayıs sabahı, ben doğduğum gün,
sermiş yeryüzüne çiçekli tazeliğini.
Selamladım ilk yaz gençliğini,
açtım gözlerimi istekle,
göreyim dedim, şu yaşam nasıl,
sevinçli ezgiler içinde güzel ve düzenli.
Ama ilk yaz hiç de karşılamadı beni
sevinçli seslerle, ince çiçek yağmurlarıyla,
karşıladı beni köpeklerle bir aşağılık adam,
prangaya vurmak için ayaklarımı, ellerimi.
Bir düşman öfkeyle, kinle şişen bulutların içinden
yaklaştı sürüne sürüne sinsi bir gölge,
boy verdi altın zırhlı bir canavar
insan kanı ve göz yaşı döke döke üstünden.
Bir hüzün çöktü ortalığa, yüzler belirdi solgun, arık,
iniltiler duydum, yakınmalar, yakınmalar,
bağıranlar duydum, acıyı, zulmü ödeteceğiz diyen,
ve onlara karışan zincir şakırtıları.
Kardeşlerimi tanıdım, köleleştirilmişler
tanrısal olmayan altın tanrısınca,
gördüm insanın ruhunu, aşağılanmış, yoksul,
ve çarmıha gerilmiş bin kez.
Haykırdım demir sözlerle, öfkeli bir onurla :
Olsun bu bizim kader günümüz!
Yok olmanın günü ve yeniden yaratılmanın!
Yansın alevler buz gibi karanlıkta!
Tüm dünya başlasın ateşli bir şölene!
Gümbür gümbür gümbürdesin gökler!
Barikatlar kursun köleler, savaşsınlar canavarla!
Patlasın ruhlar tufanı!
Kardeşliğin bayrağını kaldıracağım ben,
uçuracağım o bayrağı hep yukarılarda,
işte o zaman neden doğduğumu bileceğim,
niçin öleceğimi bileceğim o zaman.
Bulgar şair
Smirnenski 1988 yılında Kukuş'ta doğdu. Lise öğrenimini
Makedonya'da yaptı. Balkan Savaşı'ndan sonra ailesi Sofya'ya yerleşti.
Orda ilkin sanat okuluna gitti, daha sonra askerî okula girdi ve bu
sırada ilk kitabı
DEĞİŞİK NİTELİKTE İÇÇEKİŞLER'i yayımladı. İlk şiirleri
alaycıydı. Kısa zamanda burjuva egemenliğinin kanlı gerçeklerini, halkın
kanı pahasına oynanan oyunları ve bu oyundan yararlananların çıkarlarını
anladı. Bundan sonra şiirleri, kitleleri mücadeleye çağıran bir nitelik
kazandı. 1918'de Vlavda'daki olaylar onda 'solcu' fikirlerin oluşmasında
son aşama oldu. Burjuva yöneticilerinin isyan eden askerlerden öç almak
için çok kan dökmeleri onu derinden sarstı. Militaristlerin cani yapısı
yüreğini öfkeyle doldurdu ve giderek kendisini sosyalist hareket içinde
buldu. 1929'den sonra parti edebiyatının sözcülüğünü yapan dergilerde boy
gösterdi. İkinci kitabı
LÜKS FİYAT hemen tükendi ve birkaç ay sonra ikinci
baskısı çıktı. Smirnenski, 1920 - 1923 yılları arasında Bulgar şiirindeki
eğilimi değiştirdi. Okuyucular ve önyargısız eleştirmenler, Bulgar
şiirinde o zamana dek görülmemiş bir şeyin oluştuğunu, yepyeni bir
yeteneğin yeni bir yol açtığını ve yeni yasalarla ortaya çıktığını fark
ettiler. O, Bulgar proleterya edebiyatına taptaze bir canlılık, devrimci
bir duygu getirdi. Konulara soyut olarak yaklaşmıyordu. Devrimci öğretiyi
eylem açısından ve bunun gerçeğe uygulanması açısından anlıyordu. Her
şiiri, halkın devrimci duygularını uyarıyordu. Onun için sosyalizm,
bilinmeyen, esrarlı bir geleceğin sorunu değildi. Çeşitli ülkelerde
geçerliliği olan gerçek bir sorundu. 1923'te veremden öldü.
Kaynakça : Dünya Halk ve Demokrasi Şiirleri - 3 / A. Kadir / 1980