ÖYKÜ

Naim Kandemir   







ALTERNATİF EĞİTİM VE REALİST NEVZAT


Ömrünün üçte ikisini idealleri peşinden koşarak ve hep sonunda da kaybedenler kulübüne kös kös geri dönen olarak tamamlayan Nevzat bey, bir arkadaşının önerisiyle alternatif eğitim veren bir oluşuma gönüllü olarak katılmıştır.

Toplantılar, çalıştaylar ve kamplarda önceleri alternatif eğitimle ilgili olarak anlatılanları pür dikkat dinler. Eğitimler ilerledikçe Nevzat beyde rahatsızlık başlar; bu işin başındakiler toplumu anlamaktan, tanımaktan çok uzaktırlar ve anlattıkları şeylerin de içinde bulundukları toplumla ilgisi yoktur.

Kendisi ülkedeki ilk darbe aylarında doğmuş, üzerine ikinci darbeyi -kimileri kibarca muhtıra diyor- çocukluğuna devletin ufak bir hediyesi olarak kabul etmiş ve gençliğinde de son darbeyi tüm hücrelerinde hissederek ve bu yolda iflâh olmaksızın ömrünün son virajına girmiştir. Bugüne dek yenilgi anlatılmaz diyerek genellikle susmuş, daha doğrusu kendisiyle muhabbet etmiş. Çevresini ise hep gözlemlemiş gözlemlemiştir.

Şimdi ise başka bir şeyi, daha içlerine yeni girdiği bu alternatif eğitimciler sayesinde fark etmiş ve vermiş kararını: “Bugüne kadar hep sustum, gözledim ve hep kendimle düet yaptım da ne oldu? Bu adamlar okumuş, hatta toplumun entel-dantel dediği türden… Ama bunların zihinlerinde toplumun çoğunluğunun sahip olduğu Çin Seddi var!

Adamlar toplumu değiştirmek amacıyla çocuklara alternatif eğitim vermekten dem vuruyorlar ama değiştirecekleri toplumu, ayının balağını ve kendini tanıyıp ona göre eğittiği kadar bile tanımıyorlar!

Lafın kısası, ne olacak sayın alternatifçi kardeşim biliyor musun? Yüzde doksanı kapitalizmin çakallaştırdığı toplumun içine, sen şimdi güya eğittiğin yavrucakları alıp var olan tırnaklarını pençe olmasın diye kökünden kesip, dişlerine kan bulaşmış çakalların ortasına atacaksın ve öğrettiğin; kardeşlik, eşitlik, paylaşımcılık vb. türkülerinin daha ilk kıtasını söyleyemeden bu çocuklar paçavraya çevrilecekler. E, o zaman; karşıyız ya, kader de diyemeyeceğiz buna. Hem kırılmış camın hesabı görülmez, biliriz.”

Nevzat bey, alternatifçilerin toplantısında gözleri anlatıcıda olarak bu düşüncelerle dolup yerinden kalkarak melankolik bir vaziyette kürsüye doğru yürür ve konuşmacının yanındaki boş sandalyeye oturup konuşmasını bitiren kadını dinleyiciler gibi alkışlarken mikrofonu kararlılıkla eline alır.

Masadakiler ve dinleyicilerin bu ani ve izinsiz davranışına karşı, “Hiç hoş bir davranış değil,” söylenmelerini Nevzat bey hiç önemsemez. Ve başlar konuşmaya:

Bu ülkede darbeler de izinsiz ve bir gece ansızın yapılmamış mıydı? Her şeye alıştınız da benim kırk yılda bir konuşacak olmam mı sizi rahatsız etti? Ve artık kararımı verdim; sizler rahatsız edilmelisiniz; kedi gibi oldunuz, sıkıştırmak lazım hepinizi duvar dibine, belki cırmalarsınız, belki kurtulursunuz! Şimdi konuşma zamanı!

Sevgili alternatifçiler!

Öncelikle teşekkür ederim. Bir haftadır beni de içinize alıp ağırladınız ve ben de hayatta yaptığım en iyi şeyi buradaki toplantılarda da sabırla, sükûnetle yerine getirdim. Alternatif eğitim sisteminizi can kulağıyla dinledim, anlamaya çalıştım ve sonuna doğru ise canım sıkılmaya başladı.

Nedeni bana göre çok basit ama sizler de söyleyeceklerimi çok basit bulabilirsiniz. O da iyi bir şey derim, üzülmeyin, söyleyin. Çünkü hayatın çok alengirli yanlarına karşın çok basit olduğuna inanırım. İnsanların hele de her şeyden elli gramların hayatı başı sonu bulunamaz, düğümleri çözülemez birer yün çilesine çevirme maharetleri beni hep hasta etmiştir! Neyse, boş durma boşa çalış da bir felsefedir bazılarınca nihayetinde!

Gelelim sözün özetine. Size önerim; alternatif eğitim sisteminizle yavrucakları çakalların, sansarların, tilkilerin önüne tırnaksız, pençesiz, kanatsız bir hale getirip atacağınıza, bu çocuklara toplumun yüzde doksanının olduğu arenaya onların yöntemlerini öğretip, onları alt edecek tekniklerle donatıp salınız. Ne derler; dinsizin hakkından imansız gelir!

Hem böylece yüzde doksanın doksanına takarsınız! Tabii bir de şu; futbol toplumuyuz ya, atamayana atarlar! Benim naçizane önerim bu, siz şimdi bolca gülün ben birkaç yıl sonra sizlere ağlayarak güleceğim, yanlış anlamayın çocuklar için ağlayacağım…

Alternatifin de alternatifi vardır. Aperitif olmayın, gerçek alternatif olun! Artık konuşmayacağım. Önerdiğim ders programını kürsüye bırakıyorum, bakarsınız.


Nevzat bey topluluğun şaşkın bakışları arasında kürsüden iner ve sessizce salonu terk eder. Kürsüye bıraktığı kağıtta şunlar yazmaktadır:

Alternatifin Alternatifi Ders Programı

-Gaz bombalarına karşı nasıl korunulur?

-Tomaların kimyasal suyundan en az zararla nasıl kurtulunur?

-Yakın dövüş sporları(korunma amaçlı)

-Bıçaklı, lobutlu, levyeli saldırılardan nasıl korunulur?

-İşkencede; falakaya, elektriğe ve Filistin Askısı’na nasıl dayanılır?

-Devlet dairelerinde işe girmede bukalemun mertebesine ulaşma teknikleri.

-Çocuk gelin olmaktan; deli vb. numaralar yaparak kurtulma teknikleri.

-Cinsel istismar ve mobbingden sıyrılma yöntemleri.

-Okullardaki eğitim müfredatlarından en az zararla kendini kurtarma yaklaşımları.

 Realist Nevzat

 

 - 2015 -


dizin    üst    geri    ileri  

 



 22 

 SÜJE  / Naim Kandemir   /  yirmi altı mayıs iki bin on beş     10