Ellerimi kafama götürdüm. Acelem de beklemeye takatim de yoktu. Andan
kaçmak ve kaybolmak istiyordum. Beynimden geçenleri durdurmak için kafamı
ceviz gibi sıkıştırdım ve çatlaklarından dudaklarıma bir siyah umut aktı.
-Ne olacak şimdi? Söyle Meriç ne oldu ne bitti? Bu beni öldürür mü?
Yaşadığıma değdi mi?
Meriç elindeki tabancayı bir o yana bir bu yana çevirdi. Bana doğrulttu
sonra kendine ardından duvara.
-Nerede basarsam basayım hiçbir fark olmayacak. Arkamızda bırakacağımız
tek şey şu kovan olur. Kimse de üzülmez.
-Sen ölsen ben üzülürüm.
Söylerken düşünmemiştim. Sadece bir zorunluluk hissiydi bu. Üzülmezdim
çünkü. Meriç de ben de bu hakikati biliyorduk. Meriç güldü.
-Seni öldürsem hiç üzülmem ama mutlu da olmam.
Tabancayı yere bıraktı. Boş rutubet kokulu odadan gitti. Çelik kapının
sesi evde yankılanan son haykırış oldu. Tabancayla bir konuşmam oldu o
gece.’Sen misin beni öldürecek olan?’ dedim. Sustu.’Ne kadar sürer
ölümüm? Annem, Suna gelirler mi cesedi mi almaya? Annem elbiselerimi
koklar mı? Suna özler mi beni? Meriç tabutu mu taşır mı? Nereye gömerler
beni? Denizi görür mü mezarım? Söyle bana değerim olur mu
ölürsem?’Silahın fısıldadığını duydum.’Yaşamadan ölünmez.’Silaha eğilip
baktım ses yok. Arkama döndüm Meriç elinde rakıyla gelmiş. Bugün de ölmüş
de öyle gelmiş. Satmış ruhunu, emeğini insanlara. O silahın değil
birbirimizin, yalnızlığımızın, ruhlarımızın bizi öldüreceğini biliyorduk.
Bir saat sonra bildiğimiz her şeyi unuttuk. Ne ölüm ne acı. Bilgisizliğin
getirdiği baki mutluluk. O gece iki de kovan boşaldı. Geriye kalan iki
mermi. Yaşamadan ölünmez. Bazı zamanlar ve yerler terk edilir,
reddedilir. O gece ilk defa arkama bakmadım. İnsanların sırtlarını
görmedim. O gece avuçlarımdaki silah değildi beni öldüren. Meriç,
kalbinde üç delik. Biri doğuştan diğer ikisi benim hediyem. Silah değildi
onu öldüren. Zaten dakikalar önce ölmüştü. Rakının içine koyduğum
zehirden. Kesin çözüm demişti kadın, yüzde yüz temizlik. Meriç yıllar
önce ölmüştü. Suna ile onu gördüğümde. Suna bana onu sevdiğini
söylediğinde. Suna bana tiksinerek baktığında. O gece hissedilen tek
duyguydu huzur.