01 Nisan  2004, Perşembe  
 
posta  

 

ideal benler

 

Doğam sevgiye katılmaktır, nefrete değil. (Antigone)



 

İdeal benler ülkesini artık düşleyemiyoruz;

zamanın belirliğinde ve yokoluşunda salınmayan, varlığın ve yokluğun sürekli birbiri içine girmediği ideal benler ülkesini. Kendisinde yalnızca gerçeğin, güzelin ve iyinin şelalesi olan yeri.Düşleyemediğimiz yer bir yerde ya da bir zamanda varolmaz; o her yerin ve her zamanın ötesindedir, kendi içinde sonluyu kapsayan olarak sonsuzdur.


Artık düşleyemiyoruz! Kötülüğün egemenliği sardı benliklerimizi, ideal benler ülkesi görünmez, yıldızlar ışımaz oldu.Kara bulutlar gökyüzünü, tüm hastalık yüreğin en derinlerini kapladı. Tüm değersizlik ve saldırganlık insanlığın dingin okyanusunda fırtınalar yarattı, sular sürekli hareketten yorgun düşerek, bir o yana bir bu yana salındı.Suyun sadece kendisi olmayan ama onun olanağı da olan insan, kendi sonsuzluğunda boğulmakta.

 

Yardım edin, can simidini fırlatın ona!

Hayır bırakın boğulsun, kendi kötülüğünde boğulsun ki, o kötülük çiçekleri de onunla birlikte solsun.

 

Fırtınalar dinecek bir gün bilir misiniz? Kötülükler yokolacak, tüm değersizlikler, görelilikler yalancı varoluşlarında saltık olana; sevgiye, özgürlüğe devinecek. Fırtınada özgürlüğün tadını çıkardığını sanan her yağmur damlası, en sonunda gelip o bütüne, okyanus duygusuna katılacak.Tüm kötülük yağmur damlalarının kendi sahteliklerinin, zamana bağımlılıklarının anlaşılmasıyla; sonsuz okyanusun iyiliğin, gerçekliğin, güzelliğin saltık kaynağı olduğunun bilinmesiyle son bulacak.

Yalnızca hiçbir zahmetin soldurmadığı ciddiyet
Derinlere gizlenmiş gerçeklik pınarını bulur(Schiller)





 


Gerçekliğin ciddiye alındığı, şelalerin sevgi olup aktığı, arı özgürlüğün dünyaya, insanlık bilincine egemen olduğu günler de gelecek, her şeyin bilindiği bir özgürlükte bilinçaltı kendisini bilince teslim edecek; insanlık artık kendi özünün gerçekliğine evrilecek.Çağın, orada ve burada olan insanına anlatım veren tüm mantıksal vargılar, tüm değersizlikler, tüm görelilikler ve kölelikler toprak diyarı terk edecek.


"Bütünün yüzünü değiştirmeyen bu dereceli ufalanış bir gündoğumu ile kesilir ki, bir şimşek gibi, birdenbire yeni dünyanın biçim ve yapısını aydınlatır." (Hegel)




İnsanlığın ereği kendi başkasında yitişini yaşamaktır, özgürlüktür.Erek gerçekleştiğinde insanlık kendi gerçeklik, güzellik ve iyiliğine kavuşacak, ne muhteşem bir sonsuzluk! Arılık, saflık artık şelalerin kendisi olacak, şelaler uzay ve zamanda yukardan aşağıya doğru akmak zorunda olmayacak, aşağının, yukarının, zamanın ve mekanın egemenliği sona erecek.

İnsan artık Tanrıyı göklerden indirecek, kendisi o olacak, onla olacak .

 

İnsan tüm tanrısallığıyla yeniden doğacak, insan olarak insan arı tinselliği içinde varlık kazanacak.İnsan doğadaki sonluluklardan, değişimden kendi üzerine dönüp ; usuyla, düşüncesiyle değişmeyeni, evrenseli düşüncesinin kendi özgür deviniminde bulacak.İdeal benler ülkesinin tohumu orada ya da burada olan topraktan değil, insan düşüncesinin kendisinden çekip çıkartılacak, umut ve gülümseme insan kalbinin en derinlerinden fışkıracak.



Gökyüzün muhteşemliğine kapılan insanın hisleri saracak tüm benlikleri, tüm bilinçler sevginin, iyiliğin, gerçekliğin şelalesi olacak, hepsi bir olup akacak.Bütün sevgi, iyilik ve gerçeklik suları insan yüreğinin en derinlerine yol alacak, ve oradan sonsuza uzanacak.

 
yazı arşivi     başa dön