ideal benler
Doğam sevgiye katılmaktır,
nefrete değil. (Antigone)
İdeal
benler ülkesini artık düşleyemiyoruz;
zamanın
belirliğinde ve yokoluşunda salınmayan, varlığın ve yokluğun sürekli birbiri
içine girmediği ideal benler ülkesini. Kendisinde yalnızca gerçeğin, güzelin ve
iyinin şelalesi olan yeri.Düşleyemediğimiz yer bir yerde ya da bir zamanda
varolmaz; o her yerin ve her zamanın ötesindedir, kendi içinde sonluyu kapsayan
olarak sonsuzdur.
Artık düşleyemiyoruz!
Kötülüğün egemenliği sardı benliklerimizi, ideal benler ülkesi görünmez,
yıldızlar ışımaz oldu.Kara bulutlar gökyüzünü, tüm hastalık yüreğin en
derinlerini kapladı. Tüm değersizlik ve saldırganlık insanlığın dingin
okyanusunda fırtınalar yarattı, sular sürekli hareketten yorgun düşerek, bir o
yana bir bu yana salındı.Suyun sadece kendisi olmayan ama onun olanağı da olan
insan, kendi sonsuzluğunda boğulmakta.
Yardım edin, can simidini
fırlatın ona!
Hayır bırakın boğulsun,
kendi kötülüğünde boğulsun ki, o kötülük çiçekleri de onunla birlikte solsun.
Fırtınalar dinecek bir gün
bilir misiniz? Kötülükler yokolacak, tüm değersizlikler, görelilikler yalancı
varoluşlarında saltık olana; sevgiye, özgürlüğe devinecek. Fırtınada özgürlüğün
tadını çıkardığını sanan her yağmur damlası, en sonunda gelip o bütüne, okyanus
duygusuna katılacak.Tüm kötülük yağmur damlalarının kendi sahteliklerinin,
zamana bağımlılıklarının anlaşılmasıyla; sonsuz okyanusun iyiliğin, gerçekliğin,
güzelliğin saltık kaynağı olduğunun bilinmesiyle son bulacak.
Yalnızca hiçbir
zahmetin soldurmadığı ciddiyet
Derinlere gizlenmiş
gerçeklik pınarını bulur(Schiller)
Gerçekliğin ciddiye
alındığı, şelalerin sevgi olup aktığı, arı özgürlüğün dünyaya, insanlık
bilincine egemen olduğu günler de gelecek, her şeyin bilindiği bir özgürlükte
bilinçaltı kendisini bilince teslim edecek; insanlık artık kendi özünün
gerçekliğine evrilecek.Çağın, orada ve burada olan insanına anlatım veren tüm
mantıksal vargılar, tüm değersizlikler, tüm görelilikler ve kölelikler toprak
diyarı terk edecek.
"Bütünün yüzünü
değiştirmeyen bu dereceli ufalanış bir gündoğumu ile kesilir ki, bir şimşek
gibi, birdenbire yeni dünyanın biçim ve yapısını aydınlatır." (Hegel)
İnsanlığın ereği kendi
başkasında yitişini yaşamaktır, özgürlüktür.Erek gerçekleştiğinde insanlık kendi
gerçeklik, güzellik ve iyiliğine kavuşacak, ne muhteşem bir sonsuzluk! Arılık,
saflık artık şelalerin kendisi olacak, şelaler uzay ve zamanda yukardan aşağıya
doğru akmak zorunda olmayacak, aşağının, yukarının, zamanın ve mekanın
egemenliği sona erecek.
İnsan artık Tanrıyı
göklerden indirecek, kendisi o olacak, onla olacak .
İnsan tüm tanrısallığıyla
yeniden doğacak, insan olarak insan arı tinselliği içinde varlık kazanacak.İnsan
doğadaki sonluluklardan, değişimden kendi üzerine dönüp ; usuyla, düşüncesiyle
değişmeyeni, evrenseli düşüncesinin kendi özgür deviniminde bulacak.İdeal benler
ülkesinin tohumu orada ya da burada olan topraktan değil, insan düşüncesinin
kendisinden çekip çıkartılacak, umut ve gülümseme insan kalbinin en
derinlerinden fışkıracak.
Gökyüzün muhteşemliğine
kapılan insanın hisleri saracak tüm benlikleri, tüm bilinçler sevginin,
iyiliğin, gerçekliğin şelalesi olacak, hepsi bir olup akacak.Bütün sevgi, iyilik
ve gerçeklik suları insan yüreğinin en derinlerine yol alacak, ve oradan sonsuza
uzanacak.
|