Alın beni suların kucağından
Yanmış limon kokan bir dağa götürün
Muz dilimleriyle ovun buruşuk dudaklarımı
Bileklerimi sevdiğim kızın öpücükleriyle
Alın beni yağmurun borusundan
Bir çiçek krallığına götürün
Yirmidört saat lir çalsın başımda nöbetçi melek
Nasıl olduğumu sorup durmasın ama
Alın beni özkıyımın balkonundan
Sincapların koşuşturduğu bir yere götürün
Bir yüzü gece olsun titreşen yaprakların
Çakı gibi bir güneş doğsun öbür yüzü
Alın beni fırtınanın avuçlarından
Bir udun melodilerine götürün
Küçücük aylarla ışısın sarmaşıktan çatılar
Ellerinde kırmızı balonlar tutsun limandaki çocuklar..