______  yersizyurtsuz  ekran dergi  mayıs - haziran  '2004  [ onbeşinci  yayın dönemi ]  sayfa 10

  



 

 

 

[ ismail şenel ]
 
 
MARTI, BEN VE DENİZ

Martı beyaz, deniz mavi ve de ben...
Denize bakıyordum...
İçimde sakin bir kıpırtı..
Bir martı alçaldı göklerden, böylece gökler sarıverdi bizi.
Deniz hoyrattı ve bacaklarını açtı ona...
Martı derinliklere daldı, yalnızlığına kalabalıklılık güdüsüyle eşlik ediyordu.
Bir de balık dolaşıyordu oralarda...
Birdenbire ortaya fırlayıverdi.
Martı onu hemen kaptı ve öylece havalandı.

Martı beyaz, deniz mavi, ne de güzel...
Martı hiç olmayabilirdi.
Ya bundan, denize ne gam!
Martısız da olabilirdi o pekala..
Deniz olmasaydı eğer, -ne yazıktır ki ona- martının ne uçması anlam taşırdı, ne de avcılığı, en önemlisi simgesel varlığı..

Martı beyaz, deniz mavi, işte güzel...
Bütün çelişkilerden uzakta deniz de var, martı da var.
Bir de ben varım.
Bence en önemlisi de bu...
Ben olmasaydım eğer, evet ben, bu anlık güzellikleri kim görürdü?
Görülemeyen güzelliklerden, güzellikler ne yazar...
Hele ben görmüyorsam eğer...

Martı beyaz, deniz mavi ve de ben...
Bir anlam koymam gerekiyor ya bu birlikteliğe...
Balığın yeri yoktu bu üçlü arasında...
Adsız ve anlam aramasız bir üçlüydük gerçekte biz.
Martı , ben ve deniz...
Biz üçümüz aslında çok değerli şeyleriz...
Bunu ben biliyorum...
İçimdeki kıpırtı da bundan zaten...
Martı beyaz, deniz mavi ve onların arasında ben...


 

başa dön