[ enver gökçe
]
_____ ölümünün 21. yılında
_____
1920 Yılında Erzincan'ın Çit köyünde doğdu. Yayın alanında ilk uğraşları, Ahmet Kutsi Tecer ve Bedrettin Tuncel'in yönverdiği, Halkevine bağlı Ülkü dergisinde düzeltmenlik ve dergi çıkarma tekniği üzerine oldu. Daha sonraki dönemler ANT dergisi etrafında toplanan toplumcu sanatçılar hareketi içinde yer aldı. 1948 Yılında kurulan Türkiye Gençler Derneği'nin kurucuları arasındaydı. Dernek kısa bir süre sonra kapatıldı ve üç aylık bir tutukluluk dönemi yaşadıktan sonra beraat etti. 1951'deki Büyük Tevkifkat'ta tekrar tutuklanarak, 7 yıl mahkumiyet cezası aldı. Cezanın bitiminden sonra değişik yerlerde "sürgün" olarak yaşadı ve 27 Mayıs hareketiyle sürgün yaşamı sona erdi. Hastalıklı ve yoksul günlerin pençesinde uzun süre yaşam mücadelesi veren Enver Gökçe 19 Kasım 1981'de Ankara'da bir huzurevi'nde öldü. Çok az sayıda ürün bırakmasına rağmen,
Ahmet Arif'de olduğu gibi "şiire başka bir pencere" açtı!
DOST
Ben berceste mısraı buldum
Hey ömrümce söylerim
Gözden, gezden, arpacıktan olsun
Hey ömrümce söylerim!
Bizsiz Ilgaz'ın çam ormanları güzel değildir.
Hayda günlerim hayda!
Sırtını düşmana verdikçe
Murat dağları güzel değildir,
Dost dost ille kavga!
Biz olmasak gökyüzü, biz olmasak üzüm,
Biz olmasak üzüm göz, kömür göz, elâ göz:
Biz olmasak göz ile kaş, öpücük, nar içi dudak:
Biz olmasak ray, dönen tekerler, yıkanan buğday,
Ayın onbeşi;
Biz olmasak Taşova'nın tütünü, Kütahya'nın çinisi,
Yani bizsiz,
Anne dizi, kardeş dizi, yâr dizi
Güzel değildir.
Gel günlerim gel de dol
Gel Aydınlım İzmirlim
Gel aslanım Mamak'tan
Erzincan'dan Kemah'tan
Düşmanlar selâm ister
Gözden, gezden, arpacıktan!
Adana'nın pamuğu dokumada;
Diyarbakır, Afyon, Kütahya Fabrikada
Ümit işkencede mahzun
Emek işkencede mahzun
Tenim, ayaklarım üryan
Ekmek işkencede mahzun
Ve Divrik'in demiri arabada
İşçi-köylü ve işçi birarada
Söyle türküler yadigârı kardeş
Söyle ağrılar yadigârı kardeş!
Neden alınterleri
Nimetler, haklar haram oldu sana!
Gel günlerim gel de dol
Gel Aydınlım İzmirlim,
Gel aslanım Mamak'tan
Erzincan'dan Kemah'tan!
Düşmanlar selâm ister
Gözden, gezden, arpacıktan!
Sana selâm olsun
Hürriyetlerin meçhul olduğu dünya
Canım Türkiye,
Memleketimiz!
Çalışan halklarıyla ümmi
Çalışan halklarıyla garip,
Irgadı, esnafı, madencisi, iptidai aletleri
Kadınları, erkekleri, hapishaneleri;
Başı boş suları, dumanlı vadileri, yoz topraklarıyla,
İşsizleri, realist şairleri, mücahitleri,
Sokak şarkısı, keten helvası,
Akşam Haberleri satanlarıyla memleketim!
Sana selâm olsun
Sürgünler, mahkûmlar, hastalar!
Alacağın olsun
Seni İstanbul seni
Seni Bursa, Çankırı, Malatya,
Sizlere selâm olsun üniversiteler!
Öğretmenleri alınmış kürsüler,
Öğretmenler!
Sizlere selâm olsun
Hürriyeti yazan eller, dizen eller!
Sizlere selâm olsun makineler
Entertipler, rotatifler, bobinler!
Bu gülünç, aşağılık,
Namussuz şeyler dışında.
Sana selâm olsun
Zincirin, zulmün kâr etmediği
Kırbacın kâr etmediği
Büyük tahammül!
Gel günlerim gel de dol!
Gel Aydınlım İzmirlim,
Gel aslanım Mamak'tan
Erzincan'dan Kemah'tan
Düşmanlar selâm ister
Gözden, gezden, arpacıktan!
|